Basur Kansere Dönüşür mü?

Hemoroid hastalığının kansere dönüşmesi veya kansere sebep olması hakkında sorular sıklıkla sorulmaktadır. Bu soruya cevap vermeden önce konunun daha kolay anlaşılması için gerek kanser, gerekse hemoroid’in oluşumu hakkındaki bilgileri kısaca hatırlayalım.

Kanser oluşumu; Normalde vücut hücreleri ölen hücrelerin yerini alma, büyüme, yara iyileşmesi ve zedelenen dokuları yenilemek için kontrollü bir şekilde çoğalır. Kanserojen etkiler (Radyasyon, kanserojen maddeler, hücrelerin uzun süre aşırı sıklıkla zedelenip çoğalmaya zorlanması gibi nedenler) vücut hücrelerinin yapısı ve genitik özelliklerinin bozulmasına neden olur. Buda hücrelerin kontrollü çoğalmasını sağlayan genitik kodun kırılmasına neden olur. Hücreler kontrolsüz ve amaçsız bir şekilde hızla çoğalmaya başlar. Bu durum vücudun tüm kaynaklarını tüketen, hızla büyüyen kanser kitlelerini oluşturur. Bu kitlelerden kopan kanser hücreleri kan veya lenf yoluyla vücudun başka organlarına gidip yerleşir ve orada çoğalır. Kanserler böylece vücudun başka organlarına yayılmış olur.

Hemoroid oluşumu; Basur anal kanalda normalde var olan hemoroidal yastıkçıkların büyümesi ile bu yastıkçıkları  anal kanala bağlayan bağ dokusunun zayıflayıp gevşemesi sonucu dışarı sarkmasıyla oluşur. Buna karın içi basıncının artması, aşırı ıkınma ve genitik yatkınlık nedeniyle hemoroid yastıkçıklarındaki damar ağının genişlemesi sebep olur.

Yukarıdaki açıklamadan anlaşılacağı üzere basurda kontrolsüz hücre çoğalması ile hücrelerin genitik yapılarında bozulma yoktur. Dolayısıyla basur kansere dönüşmez. Ancak basur ile kalın barsak  kanseri arasında bir çok ortak belirti vardır. Bu ortak belirtiler sebebi ile tanıda karışıklık yaşanabilir.

Basurda görülen kanama, nemlenme, kaşıntı ve dolgunluk hissi gibi belirtiler aynı zamanda makat ve kalın barsak kanserlerinde erken dönemde görülebilen belirtilerdir. Basur hastalığının çok sık olması nedeniyle bu belirtiler görüldüğünde hastalar basur deyip geçiştirmekte ve ek bazı belirtiler çıkıncaya kadar doktora görünmemektedir. Bu durum kanser hastalığının teşhis edilmesinin gecikmesine neden olmaktadır. Geç kalınan sürede kanser hastalığı başka organlara yayılıp hastanın tedavi şansının kaybolmasına yol açabilir. Ayrıca basuru olan bir hastanın günün birinde kanser hastalığına yakalanması halinde aynı sıkıntı ile karşılaşılmakadır. Örneğin hemoroid hastalığı olduğu bilinen bir hastada makattan kanama olması halinde bu kanamanın basurdan mı olduğu, yoksa bir kalın barsak kanseri mi geliştiği muayene ve gerekli tetkikler yapılmadan anlaşılamaz. Basur kanamasıdır deyip ihmal edilirse kanser hastalığının teşhisi gecikir.

Sonuç olarak basur hastalığı olsa bile makattan kanama dolgunluk hissi, akıntı, kaşıntı gibi belirtiler olması halinde mutlaka anoskopla muayene edilmeli, kanamanın yeri tespit edilemez ise kolonoskopi ve gerekirse diğer tetkikler yapılmalıdır.

 

Op. Dr. Nizam Kurtdere © 2017